16 Ağustos 2011 Salı

Çözümsüzlükler Ülkesi Türkiye


Bu yazının konusu Adile Naşit'li sahnenin sansürlenmesi ile olacaktı. Yıllardır izlediğimiz film sansürlenmiş; yıllardır rahmetle andığımız, ailemizden biri olarak gördüğümüz Adile Abla günün birinde erotik bir obje olmuştu. Ciddi ciddi buna hayıflanırken, yazıya dökmek isterken düşündüm de her şeyde böyle değil miyiz biz?

İnternet filtresinde, teröre çözüm bulmakta, şike iddialarını yorumlamada, bunların sonuçlarını hukukun gereğince uygulamada, yerel yönetimde, ulusal yönetimde, gençlere iş imkanları yaratmada, gelecek bekleyen insanları sınamada çözüm mü üretmekteyiz, yoksa çözümsüzlüğü derinleştirmekte miyiz?


Devlet dediğimiz olgu milletini yönetirken acaba gerçekten korumacı bir yol mu izliyor; yoksa kural koyucular bir gölge oyununun senaristliğini yapıp milletin oyunculuk yeteneğini mi anlamaya çalışıyor? Farkında mısınız bilmiyorum ama ülke insanı gitgide daralan hayat sahnesinde usta bir dram oyuncusu oluyor. Nasıl dram komediyi ve acıklı olayları içinde barındırıyorsa bizler de aynı durumları yaşıyoruz her gün.

Konunun başına tekrardan dönersek eğer, Adile Naşit bir erotik obje olarak değerlendiriliyorsa, Winnie "çocukların gelişimini olumsuz olarak etkiliyor" yaftası yiyorsa, sorunların çözümlerini çözümsüzlük yanlıları çözüyor gibi görünüyorsa, bizim durumumuz -kısadan söylemek gerekirse- içler acısı. Acaba bunları yazan ben, bir sansüre kurban gider miyim ki? Çünkü ben Adile Naşit'in hamam sahnesinde, Winnie'deki domuzu gördüğümde bugüne kadar hiçbir yanlış görmedim ve görmeyeceğim de...

8 Ağustos 2011 Pazartesi

Yeni Hafta Şarkıları


Uzun zamandır paylaşmadığımız yeni hafta şarkıları köşesinde bu hafta 2003 yılında kaybettiğimiz bir efsaneyi ağırlamak istiyorum. Onun müziği için "heavenly sound" benzetmesi yapılırdı. Bu şarkı da bu benzetmeyi haklı çıkaran başyaptıların başında geliyor kanımca. Ayrıca yeni haftaya başlarken de daha iyi bir şarkı olamazdı herhalde.