19 Nisan 2011 Salı

Retro: Yetenek Evrimi


Sosyal medyanın ilerlemesi, televizyon kanallarının artması, uydular, dijital platformlar, internet vs. gibi dünyada olan bitene hiç zahmete girmeden ulaşabileceğimiz bir çuval dolusu alternatifimiz mevcut. Bunun yazıyla ne ilgisi var ben de bilmiyorum ama bazen böyle eski ve yeni şeyleri karşılaştıran retro yazıları hep hoşuma gitmiştir. Bu yüzden bu tarz bir giriş hoş olur diye düşündüm.

Bu yazının burada olmasının sebebi dün evden çıkmak zorunda kalmam ve devamında yolda giderken karşılaştığım olaylar. Eskiden, yani biz çocukken insanlar için televizyonda gördüklerini anlatmak kolaydı. Bunun için ekstra zahmete girmeye veya yeteneğe gerek yoktu. Zaten tv kanalı sayısı topu toplamı 2-3 tane olduğu için herkes muhtemelen aynı şeyi izliyordu. TV 'de görülen komik bir şeyi gelip anlatmak için ekstra bir yeteneğe veya olayın kahramanının karakterine bürünmek gibi atraksiyonlara gerek kalmıyordu. Dün karşılaştığım olayda ise ergen genç, olayı arkadaşına anlatırken garip bir şekilde sınırlarını zorladığı yeteneğiyle anlatmaya çalıştığı olayın kahramanını yaşatma savaşı veriyordu otobüste. Muntazaman, bu konuda yeteneksiz olduğunun farkına varmış olacak ki "olm izlemedin mi, nasıl izlemezsin ya?" diyerek çektiği acıdan kurtulmak istiyordu. Neyse ki bir şekilde anlattı olayı ergen ve kimse gülmedi, herkes hayatına kaldığı yerden devam etti.

Diyeceğim o ki, evvelce yetenek bu kadar değerli bir şey değilmiş.Yetenek yarışmalarının sadece son yıllarda revaçta olduğunu düşünürsek, bu önermeyi doğrulayamasam da destekleyebilirim sanırım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder