21 Mart 2010 Pazar

DEĞİŞİMİN EŞİĞİNDEKİ ÜLKE:TÜRKİYE

Dünya değişiyor.Toplumlar ,yaşayışlar,inanışlar,gelenekler hatta…

Ve de bu değişim,kitleleri yeni ufuklara götürüyor.Ülkemiz de bu değişimin eşiğinde bugünlerde.Kalıpların kırıldığı, siyasi konjonktürün değiştiği bir ortamdayız.

Özellikle çeteleşmenin ortaya konulduğu, dokunulmaz denen kişilerin sorgulandığı,yanlışların ortaya konulduğu günlerden geçiyoruz..Bundan önce farklı bildiğimiz olaylarda, kimlerin ne tür parmakları var yeni yeni bu dönemde sorgulanıyor.Örneğin Abdi İpekçi-Çetin Emeç cinayetlerinden anti-laik kesimin sorumlu tutulduğu günlerden ;ailelerinin bile olayı şimdi daha net görebiliyoruz dediği bir ortamdayız.Evet Emeç ailesi seneler sonra olayın içinde ülke içindeki karanlık güçlerin varlığına dikkat çekiyor.Yani faili-meçhul cinayetlerdeki sır perdeleri belki de şimdi sorgulanmaya başlıyor.

Bunun da temel nedeni Ergenekon Soruşturması’dır.Bu dava ile başlayan süreçte haksız gözaltılar yaşansa bile ,olayın temelinde nasıl olsa bize el uzatamazlar denen kurumların sorgulanır olması vardır.Bu kurumların yanlışlığı gözler önün serildikçe ,yargılanması gereken insanlar adaletin önüne çıktıkça gerçekleri daha iyi görebileceğiz.Bu ülke aydınlarına asıl kıyanların kimler olduğunu daha iyi anlayabileceğiz.Evet yaşanan bir değişim var ve umarız ki değişim olumlu yanları ile çok şeyleri daha netleştirecek.Ama bu değişim yaşanırken yıllardan beri ülke içi demokrasi ve adaleti tamamlayacak olgular maalesef geri planda kalmakta.Dokunulmazlıkların kalkması,yargı reformunun gerçekleşmesi ve parti içi demokrasi zaaflarının giderilmesi eğer gerçekleşirse daha demokratik bir sosyal ve siyasi yapıya ulaşacağımız şüphesiz.O nedenle bu olayların en kısa zamanda gerçekleşmesi için siyasiler samimi olmalı ve gereken çabayı göstermeli.

Değişimin sürmesi; daha yaşanır, daha adaletli bir Türkiye için çok önemli .O yüzden her hattıyla değişime devam…
ERDEM ÇETİN

1 yorum: